Su Gökten Gelir

 Allah gökten suyu indirdiğini söylüyor: Bakara 22. “O, yeri sizin için döşek, göğü de bina yapan, gökten su indirip onunla size rızık olarak çeşitli ürünler çıkarandır. Öyleyse siz de bile bile Allah’a ortaklar koşmayın.”

Ki bu doğrudur. Suyumuzun büyük kısmı asteroitlerden gelmektedir. Yine Dünya Theia adlı bir gezegenle çarpışma sonucu, o gezegenin suyunu almıştır. Yine Dünya’daki suyun bir kısmı Güneş sisteminden gelir. Ama Kozan Demircan’ın dediği gibi bu su da uzaydan gelmiştir. [1]

İddia: Âyetler yağmurdan bahsediyor.

Cevap: İlk olarak, bu âyet geçmiş zamandan bahsediyor. Yeryüzü ne zaman döşek kılındı? Eskiden. Gök ne zaman bina kılındı? Eskiden. Buna göre suyun gökten inmesi de geçmişe ait bir şeydir. Fakat yağmur geçmişe ait bir şey değildir, buna göre âyet yağmurdan bahsetmiyor.

İkinci olarak, Allah âyette göğü bina ettiğini söylüyor. Eğer âyet yağmurdan bahsediyor olsa bu gök kelimesi de atmosfere işaret ediyor olmalı. Fakat bahsedilen gök uzaydır. Bunun delilleri şöyledir: Göğün bina edilmesi pek çok âyette geçer. Mesela Nâzi’ât sûresine bakalım: Nâzi’ât 27-30. “Sizi yaratmak mı daha güçtür yoksa göğü mü? Onu (Allah) bina etti. Onu yükseltip kusursuz olarak şekillendirdi. Gecesini kararttı, gündüzünü ağarttı. Bundan sonra da yeryüzünü döşeyip yaydı.” 

Bu âyetin evrenden bahsettiği açıktır. Göğün yaratılması Dünya’nın yaratılmasından önce oluyor bu da evrenden bahsedildiği konusunda açık bir ifadedir. Atmosfer ise Dünya yaratıldıktan sonra yaratılmıştır. Yine bu âyette göğün yükseltildiği söyleniliyor. Göğün yükseltilmesi başka âyetlerde geçer ama o âyetlerde ‘gökleri yükselttik’ deniliyor. [2] Gökler Kur’ân’da her zaman evreni ifade etmek için kullanılır, hiçbir zaman atmosferden bahsetmek için kullanılmaz. [3] Basitçe Nâzi’ât sûresinde evrenden bahsediliyor. Bu âyette evrenden bahsediliyorsa Bakara 22’de de evrenden bahsediliyor çünkü ikisinde de evrenin bina edilmesinden bahsediliyor.

Yine Zâriyât 47’de göğün bina edilmesinden bahsediliyor. Ki bu âyet evrenden bahsediyor. Buna göre Bakara 22’de de uzaydan bahsediliyor.

Yine Nebe’ 12’de 7 göğün bina edilmesinden bahsediliyor. 7 gök de 7 evren olduğuna göre [4] bina gibi olan gök evrendir, atmosfer değildir. 

Yine Kâf 6’de göğün bina edilmesinden bahsediliyor. Kâf 6 da uzaydan bahsediyor nitekim bu âyette göğün süslenmiş olduğu söyleniliyor. Yani yıldızlarla süslenmiş olduğu söyleniliyor. Yıldızlar uzayda olduğuna göre âyet uzaydan bahsediyor. Yine âyette göğün çatlaksız olduğu söyleniliyor. Mülk 3’te 7 göğün çatlaksız olduğunu söylüyor. 7 gök 7 evren olduğuna göre, çatlaksız olan gök uzaydır. Buna göre Kâf 6’dak bina edilen gök uzaydır tıpkı Bakara 22’deki gibi.

Üçüncü olarak, Allah başka bir âyette şöyle buyurmaktadır: 

Bakara 164. “Kuşkusuz, göklerin ve yerin yaratılışında, gece ve gündüzün değişmesinde, insanlara fayda veren yüklerle denizde seyreden gemilerde, Allah’ın gökten indirerek onunla ölü haldeki toprağa can verdiği ve orada her çeşit canlının yayılmasını sağladığı suda, rüzgârları ve gökle yer arasında emre hazır bekleyen bulutları evirip çevirip yönlendirmesinde aklını işleten bir topluluk için elbette nice deliller vardır.”

Allah burada apaçık şekilde ilk yaratılıştan bahsediyor yani canlıların yayılmasını sağlayan su, meteorlardan ve yazının başında saydığım diğer yollarla inmiştir, yağmurdan değil. Canlılık gerçekten de gökten gelen meteorlar vasıtasıyla ortaya çıkmıştır. [5] 

Dördüncü olarak, yine başka bir âyette şöyle buyruluyor: Mü’minûn 18. “Gökten uygun bir ölçüde su indirip onu arzda durdurduk. Bizim onu gidermeye de elbet gücümüz yeter.”

Allah bu âyette geçmiş zamandan bahsetmektedir. Önceden indirdiğini, yerde önceden durdurduğunu söylüyor. Buna göre âyetler yağmurdan bahsediyor olamaz. 

Bu âyetin mucizevi yanını anlarsak niye yağmurdan bahsedilmediğini daha iyi anlarız. Allah suyu indirdikten sonra onu yeryüzünde durdurduğunu söylüyor. Peki Allah onu nasıl yeryüzünde durdurdu? Bunu üç yol ile yaptı: İlk olarak, okyanuslar oluşturarak bunu durdurdu. İkinci olarak, yeryüzünün yeterince büyük bir gezegen olması ile yeterli yerçekimi kuvvetini oluşturabilmesi, çok iyi bir atmosferinin olması buharlaşan suyun uzaya kaçmadan tekrar Dünya’ya döndürülmesi gerçekten muhteşem mekanizmalardır. Allah sağlamış olduğu mekanizmalar ile suyu Dünya’da tutmaktadır, onu Dünya'da sakinleştirmektedir. Üçüncü olarak, Kozan Demircan şöyle buyuruyor: “Bu suyun yarısı henüz tam bilmediğimiz nedenlerle yeraltına kaçtı. Geri kalanı yüzeydeki okyanusları oluşturdu.” [6]

Yani yerin altında kocaman bir su birikintisi vardır. Allah orada suyu tutmaktadır.

Yine âyette ‘onu gidermeye gücümüz yeter’ deniliyor fakat âyet yağmurdan bahsediyor olsa yere giden su gideriliyor olmalı nitekim yağmur suyun buharlaşması ile oluşur yani her buharlaşmasında su gideriliyor olmalı ama âyet bunun şu an böyle olmadığını söylüyor. Buna göre âyet uzaydan bahsediyor.

Belirtelim ki Tevrat’a göre yeryüzündeki su baştan beri vardır. Gökten meteor vasıtasıyla inmiş değildir. [7] Ki Tevrat’ta suyun oluşumu tamamen hatalıdır. Tevrat’ta suların ikiye ayrıldığı sonra da karalar gözüksün diye alttaki suyun bir yere toplandığı söyleniliyor. Bu denilene göre evrendeki suyun yarısı yeryüzünde vardır. Ki bu hatalıdır, gökte çok daha fazla su vardır. Bunlar Kur’ân’ın kopya olmadığına çok büyük delillerdir.

İddia: Tevrat hatalı değildir. Yeryüzü de kendi suyunu yaratır. [1]

Cevap: Verilen bilgi doğrudur. Fakat yeryüzü çok az miktarda kendi suyunu oluşturur yani evrendeki suyun yarısı yer oluşturmamıştır. Tevrat’taki anlatımın yeryüzünün su üretmesi ile de alakası yoktur. Nitekim bu su mantodan yaratılıyor fakat Tevrat karaların bu su tarafından kaplandığını söylüyor. Yani âyetlerin manto altındaki suyla hiçbir alakası yoktur. Yine Tevrat’ta hiçbir şekilde suyun büyük miktarının gökten geldiği yazmaz. Yani suyun kökeninin gök olduğu söylenilmiyor. Bu da Kur’ân’ın kopya olmadığına delildir. Bir de Tevrat suların bir yere toplandığını söylüyor. Fakat karaların gözükmesi için sular bir yere toplanmamıştır. Bir kısım yerin altına gitmiştir, diğer bir kısım göktedir başka bir kısım da okyanuslardadır.

Kaynaklar:

1.     https://khosann.com/dunyadaki-suyu-asteroitler-mi-getirdi/

 

2.     Ra’d, 13/2.

 

3.     A’râf, 7/54; Hûd, 11/7; Enbiyâ, 21/30; Ra’d, 13/2; vs.

 

4.     https://isvicredekiisik.blogspot.com/2021/05/7-kat-gok.html

 

5.     https://evrimagaci.org/canlilik-nasil-basladi-canliligin-kokeni-uzerine-bilimsel-varsayimlar-ve-spekulasyonlar-9292

 

6.     https://khosann.com/dunyanin-merkezine-seyahat-yerkurenin-derinliklerinde-yeralti-okyanusu-bulundu-jules-vernein-ruyasi-gercek-oldu/

 

7.     Yaratılış, 1/9.

 

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

Nisâ 34: Kadınlar dövülür mü?

Kur'an'da Dünya'nın şekli

Ahzâb 51 ve ‘Allah arzunu hemen gerçekleştiriyor’ hadisi