İsviçredeki Işık

İddia:  Sonsuz Cehennem zalimlik değil mi? Bir de sırf inanmadı diye sonsuza kadar yakmak?   Cevap: İlk olarak, Allah dilediğini yapabilir. Bu onun bir sıfatıdır. Buna göre Allah niye böyle yapıyor demek saçmadır. Zalimlik hakka tecavüzdür. Her şey Allah’ın olduğuna göre Allah hiçbir hakka girmiyor. Buna göre Allah zalim değil.  İkinci olarak, Allah’ın tek sıfatı Rahman ve Rahim değildir. Allah’ın Kahhar (kahr eden), Muntekim (cezalandıran) gibi sıfatları vardır. Bunların tecellisi de Cehennem ile olur. Yine Şedîdü'l-Azâb (azabı şiddetli olan) sıfatına sahiptir. Bu sıfatın tecellisi de ancak Cehennem ile olur. Yani Cehennem Allah’ın yapabileceğine zıt değil tam tersi sıfatlarının gereğidir.  Üçüncü olarak, bu sorunun sorumla sebebi kafirliğin küçük bir şey sanılmasıdır. Yani “inanmamak ne ki?” deniliyor. Eğer tecavüz gibi şeyler sonsuz Cehennemi gerektirseydi bu soru sorulmazdı. Ama bildiğimiz üzere ahlakı Allah temellendirir. Allah da en büyük kötülüğü inkar olarak belirlemiştir. 

  İddia: Allah insanları niye imtihan ediyor?  Cevap: Bu soru şu soruları da kapsar: “Allah kafirleri niye yarattı?”  İlk olarak, Allah’ın imtihan etme sebebi tamamen kendi iradesine bağlıdır. Allah’ın imtihan edememesi kusurdur. Allah imtihan etmese Ateistler derlerdi ki “Allah’ın imtihan etmeye gücü mü yok?”  İkinci olarak, eğer Allah kafirleri yaratmasaydı ‘mümin’ diye bir kesim olmıyacaktı. Böyle olunca da bir Peygamber veya bir mümin sırf insanlar kendi iradeleri ile Allah’ı inkar ettiği için hakettiği dereceye ulaşamayacak. Yani kafirlerin olmaması müminlere merhametsizlik ve adaletsizlik olurdu.  Üçüncü olarak, Allah kafirleri o kadar uyarmakta. İnsanlar kendi iradeleri ile Cehennemi seçiyorsa burada sorun insanlarındır.  Dördüncü olarak, Allah sırf bu iddiaları Ahirette söylemeyelim diye bizi Kalu Bela’da daha önce diriltmiştir. [Araf 172]  Beşinci olarak, Ateistlerin niye imtihanı eleştirdiğini anlamıyorum. Bir Müslüman olarak bu durum gayette hoşuma gidiyor. İyi ki imtihan ed

İddia I: Ahzab 53. "Ey iman edenler! Siz zamanını gözetlemeksizin bir yemeğe davet edilmedikçe Peygamber’in evlerine girmeyin, ancak davet edildiğiniz vakit girin. Yemeği yediğinizde hemen dağılın, sohbete dalmayın. Çünkü bu hareketiniz Peygamber’i üzmekte, fakat o (size bunu söylemekten) utanmaktadır. Ama Allah hakkı söylemekten çekinmez. Peygamber’in hanımlarından bir şey istediğiniz zaman perde arkasından isteyin. Bu hem sizin kalpleriniz, hem de onların kalpleri için daha temiz bir davranıştır. Sizin Allah’ın Rasul’üne rahatsızlık vermeniz ve kendisinden sonra onun hanımlarını nikahlamanız, asla caiz olmaz. Çünkü bu, Allah katında büyük (bir günah) tır." Peygamber misafirleri kovuyor. Bu sözü Allah söylemiş olamaz. Cevap: İlk olarak, Allah bunu niye yapamasın? Diyelim ki iddia doğru, Allah ‘Mürid’ olan değil mi? Buna göre istediğini dileyebilir yani istediğini söyleyebilir. Ahlakı kafirler değil, Allah temellendirir ki âyette ‘Allah hakkı söylemekten çekinmez’ denilir

Kur’an’da "tarık" denilen bir yıldız var. " طارق " tarîk kelimesi kökü ( طرق) yol (way, road) anlamındadır. [Lanes Lexicon, s. 1848.] Tarîk 1-3. "Yemin olsun göğe ve Tarık'a; Tarîk’ın ne olduğunu idrak edebilirimisin? O, delen yıldızdır." Ayette belirtildiği gibi Tarîk yıldızı, delen bir yıldızdır. Einsteinın hesaplamalarına göre zamanı ve mekanı delecek cisimler olabilir ve böylece o cisim başka bir evrene yol açabilir. Bu cisimler Kara deliklerdir. Açtıkları yola ise "solucan deliği" denilir. Yolun sonu ise bir "beyaz deliktir". Bu beyaz delikler çok parlak cisimlerdir, çok yüksek miktarda enerji yaydıkları için buna "beyaz delik" deniliyor. “ Gökleri deler geçer. Ondan yıldız cinsi murat edilmiştir. ” [Beydavi Tefsiri] "O cins ismidir, bunu da Ali b. Ahmed’en, Nisaburi zikretmiştir." [İbn Cevzi Tefsiri] "Ennecmu-s-sakib, Arapça'da 'bir yıldız' anlamına gelmektedir. Ancak burada yıld